TRT ‘den Mersin Üniversitesine geçen Baha Sadık Akıner’ “Bir eğitim kurumunda "Reklam ve Metin Yazarlığı" konusunda bildiklerimi ve tecrübelerimi aktarmaya çalışıyorum.” dedi.
Baha Sadık Akıner “Böyle büyüdük biz, böyle öğretti büyüklerimiz. Can
cana, yürek yüreğe, sırt sırta, el ele, gönül gönüle... Mücadeleyse,
birlikte mücadele; eğlenmekse, hep birlikte...
Yalnız kalmadık ki, yalnızlık hissedelim. Yalnız bırakılmadık ki, tek başına
yol kat edelim. Hep, hep birlikte...
'Suyuna tirit' derler ya, suyuma tiritim ben. Biri çılgın hissettiğinde, onunla
çıldırasım; biri üzgün hissettiğinde, onunla birlikte ağlayasım gelir...
Kimi der, "Tez canlı!" Öyleyim...Tez'ini mezini bilmem; hayata dair
canlıyım, heyecanlıyım. Can'ı, canlıyı; alıp, hemen, gönlüme koyarım...
Tez kandırabilirsin beni mesela. Yüzüme, gözüme baka baka; hâlâ, evet hâlâ
beyana inanırım...
Çocukken biz de çok çocuktuk da; şimdi büyüdük sanırım....
Küçükken biz de hep öğrenciydik, öğrenmeye ve gelişmeye açıktık da; şimdi
değişmedi bir şey, hâla ve hâlâ bilgiye-öğrenmeye açığız ama sanırım eşşek
kadar olduğumuzda ve şu hayat cenderesinde bir şeyleri görüp yaşadığımızdan, bazen
bildiklerimizi ve tecrübelerimizi aktarmaya başladık...
"Bazen" diyorum, çok şükür; insan yetiştirmek için büyük fırsat...
3 günden beri -en olmak istediğim- mertebedeyim üzerinize afiyet dostlar. Bir
eğitim kurumunda "Reklam ve Metin Yazarlığı" konusunda bildiklerimi
ve tecrübelerimi aktarmaya çalışıyorum...
Hem de gözleri ışıl ışıl parıldayan, yüreklerini sere serpe açan; bilgiye,
görgüye ve öğrenmeye aç öğrencilerimle...
Mutlu ve gururluyum... Bir ağaç dikin, bir çocuk sevin, bir öğrenmeye aç insana
-hele ki gençse- bildiklerinizi gösterin. Öylesine açık yüreklilikle. Tavsiye
ediyorum...” dedi.
EKLEYEN. YAKUP BONCUK
0 Yorumlar